Ana Sayfa HABERLER UZZK Başkanı Mustafa Tan: “Diğer ülkeler yağımızı ucuza almak istiyor”

UZZK Başkanı Mustafa Tan: “Diğer ülkeler yağımızı ucuza almak istiyor”

150
0

Dünyanın en büyük zeytinyağı üreticisi olan İspanyol Deoleo, sektör tarihinin en zorlu dönemlerinden birinin sona erdiğini ve önümüzdeki aylarda zeytinyağı fiyatlarının neredeyse yarı yarıya düşmesinin beklendiğini açıkladı. Fakat Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi UZZK Başkanı Mustafa Tan, bu söylemin spekülatif olduğunu vurgulayarak üreticinin ürününü daha ucuza satın almayı doğuracağına dikkat çekti.

Türk yağlarına yaptırım olduğunu da söyleyen Tan, “Diğer ülkeler daha ucuza almak istiyor. Burada da global olarak tüccarın ana felsefesi var. Mal alırken kazanılır felsefesi bu. Biz şu anda elinde stok olan ve üretimi çok iyi olan bir ülkeyiz. 600 bin ton civarında stokla birlikte bir yağdan söz edebiliriz ama bu fazlalık bizim fiyatımızı düşürmeye vesile olmaması lazım” şeklinde konuştu

Türkiye’de ve dünyada zeytin hasadı başladı. Zeytinyağı üretim lideri İspanya, Türkiye ve Tunus’ta geçen senenin üzerinde verimlilik var.

İspanya’da yaşanan kuraklıktan dolayı dünyada artan talep nedeniyle zeytinyağı ihracatının yurt içi tüketici fiyatlarına olumsuz etkisinin önüne geçilmesi için geçen yıl 1 Ağustos’ta ihracat yasağı gelmişti. 13 ay devam eden dökme zeytinyağındaki ihracat yasağı eylül ayında kaldırıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre, Türkiye zeytinyağı üretiminde 5’inci, ihracatında ise 4. sırada yer alıyor. Türkiye’nin yıllık zeytinyağı tüketimi ise 120 bin ton civarında. 2024 yılı için 475 bin ton zeytinyağı üretimi bekleniyor.

Market raflarında kalitesine göre 1 litre zeytinyağı fiyatı 1 yılda yüzde 25 arttı. Market raflarında kalitesine göre şu anda 1 lt zeytinyağı 189- 390 TL bandında yer alıyor.

“2024-2025 ÜRETİM SEZONU TÜRKİYE ÇAPINDA BİR VAR YILI”

Geçtiğimiz gün Kilis’te Türkiye’nin zeytinyağı ihracatında 4’üncü olduğunu anımsatan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Bunu da yine üst sıralara taşımak istiyoruz. 2024’te Türkiye çapında bir var yılı söz konusu ve yüzde 137’lik bir artış bekliyoruz. 3,6 milyon tonluk bir zeytin üretimini inşallah gerçekleştirmiş olacağız. Yaklaşık 750 bin tonu da sofralık olarak üretilmiş olacak inşallah. 2024 yılında yine zeytinyağı üretimimizin yüzde 157 artışla yaklaşık 475 bin ton olacağını varsayıyoruz. Bu yıl zeytinyağı ihracatında çok ciddi bir artış bekliyoruz” dedi.

DEOLEO: “ZEYTİNYAĞI FİYATLARI YÜZDE 50 DÜŞECEK”

Dünyanın en büyük zeytinyağı üreticisi olan İspanyol Deoleo’nun satış şefi Miguel Ángel Guzmán, CNBC International’a yaptığı açıklamada “İyileşme yönünde adımlar atılmış olsa da krizin tamamen bittiğini söylemek doğru olmaz. Zeytinyağı fiyatlarında, özellikle de sızma zeytinyağı gibi daha yüksek kaliteli yağlarda, hala gerginlik döneminden geçiyoruz. Ancak önümüzdeki aylar için görünüm olumlu, zira pazarın istikrara kavuşması ve yeni hasat ilerledikçe ve arz arttıkça normale yavaş yavaş dönülmesi bekleniyor. Önümüzdeki aylarda zeytinyağı fiyatlarının neredeyse yarı yarıya düşmesinin bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

“ZEYTİNYAĞI FİYATLARI DÜŞECEK SPEKÜLATİF SÖYLEM”

Fakat sektör temsilcileri “Zeytinyağı fiyatlarının düşecek mi, çıkacak mı?” söyleminin piyasada spekülatif hareketleri doğuracağına dikkat çekiyor.

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı Dr. Mustafa Tan, “Evet bu yıl dünya fiyatlarında bir düşme seyri var ancak böyle İspanyol firmalarının veya başka İtalyan firmaların çıkıp fiyat düşecek demesi manidar. Bunlar olmaması gereken açıklamalar, Fiyat, ekonomi kurallarına göre arz ve talebin kesişmesi ile oluşur. Yani fiyat düşecekse düşer. Çıkacaksa çıkar bu pazarda belli olur. Sezon başında tam zeytinin hasadının hızlanmaya başladığı zamanda fiyat düşecek diye açıklamalarda bulunmak üreticinin ürününü daha ucuza satın almayı doğurur. Bu sektörün bütününe zarar verir. Fiyat nerede olması gerekiyorsa orada olmalıdır. Ne demek bu? Zeytinyağının bir maliyeti var. İşçilik ücretlere geçen sene ortalama 500 lirayken bu sene 1000 – 1.200 TL. Dolayısıyla bu maliyeti nasıl karşılayacaksınız? Zeytinyağı fiyatı düşürerek üreticinin maliyeti nasıl karşılanabilir? Ama dediğim gibi dünyada da fiyatlarda bir düşme eğilimi varsa bu da Türkiye’de bu yansır” dedi.

Dünyada çok aşırı bir ürün olmadığına da değinen Tan, “Zeytincilik camiası bunlardan daha fazla ürünler gördü. Evet, İspanya’da 1,5 milyon ton civarında bir rakam veriliyordu. Uluslararası Zeytin Konseyinde geçtiğimiz günlerde 1 milyon 290 bin ton olarak açıklandı. Demek ki yağmur yağsa da kuraklık devam etti dolayısıyla biraz düşme olmuş” açıklamasında bulundu.

“TÜRK YAĞLARINA YAPTIRIM VAR”

Türk yağlarına biraz da yaptırım olduğunu söyleyen Tan son olarak şöyle konuştu:

“Diğer ülkeler daha ucuza almak istiyor. Burada da global olarak tüccarın ana felsefesi var. Mal alırken kazanılır felsefesi bu. Biz şu anda elinde stok olan ve üretimi çok iyi olan bir ülkeyiz. 600 bin ton civarında stokla birlikte bir yağdan söz edebiliriz ama bu fazlalık bizim fiyatımızı düşürmeye vesile olmaması lazım. Çünkü özellikle İtalya 250 bin ton civarında bir üretim bekliyor ki daha da az olabilir. Sadece onun yaklaşık 1 milyon ton zeytinyağına ihtiyacı var. Çünkü İtalya’nın ihracatı ve iç tüketimi çok fazla. İspanya’nın ürettiği ürün, kendi ihracat ve tüketimini ancak karşılar veya bir miktarını dökme satabilir. İtalya başta benzeri ülkelerin açığı nereden karşılanacak?

Tunus 380 bin ton üretim olduğunu belirtti. Bu belirtilen miktarın olması zor. Yunanistan 250 bin ton fakat onlar da çok fazla arz yapamazlar. Hepsinin ortak noktası ise geçen yıldan ellerinde stok yok ve gelecek yıl dünyada yeniden az ürün yılı gelecek olması. Bu durumda Dünya genelinde kilit öneme sahip olan ülke yine Türkiye’dir. Biz de elimizdeki ürünün kıymetini bilip direnebilmeli ve dünya fiyatlarında, hakkında hüküm verilen değil belirleyicilerden olmalıyız.

‘TÜKETİMİ 2’YE KATLAMAK İÇİN ÇABALAMALIYIZ’

Ucuza değil de daha katma değeri yüksek olarak satmalıyız. Yani gerekirse iç piyasada daha fazla tüketmeliyiz. Bu değerli malı ucuza kaptırmak yerine, 2 kg olan kişi başına tüketimi 2’ye katlamak için çabalamalı ve bunu başarmalıyız. Sektörün bu anlamda üretimden, iç satış, ihracat ve iç tüketime desteklenmesinin arttırılarak devam edilmesi gerekmektedir. Bu yıl sektör temsilcilerinin, üretimden, tüketime ve ihracata her birinin kendi pencerelerinden değil ülke penceresinden bakarak bütüncül bir yaklaşımla ve sektörün sürdürülebilirliğini sağlama yılıdır. Türkiye zeytin ağacının anavatanıdır. Binlerce yıllık kültür birikimi, zeytincilerimizin zekâsı ve çalışkanlığı ve zorluklar karşısında bu güne kadar gösterdikleri direnci ile bu dönemden de alnımızın akıyla ve kazançla çıkabileceğimizi düşünüyorum.”