Ana Sayfa BAŞARI ÖYKÜSÜ ZEYTİNYAĞININ PATRONİÇELERİ

ZEYTİNYAĞININ PATRONİÇELERİ

552
0

‘Yağ’ gibi kaygan zeminli sektörde kendi markalarını yaratan 3 farklı kadından 3 farklı başarı öyküsü. Farklı mesleklerden gelip zeytinyağı işine giren kadın patronlar, Amerika’dan Çin’e ihracat yapıyor

Üçü de kadın… Üçü de güzel. Üçü de patron… Bir ortak paydaları daha var. O da zeytinyağı. Tantalis’in kurucusu Semra Kara, Taliani’nin kurucusu Fulya Gürbüz ve Rheia’nın kurucusu Safinaz Zeybekoğlu kendi markalarıyla hem zeytinyağı pazarındaki güçlerini her geçen gün artırıyor hem de yurtdışına açılıyorlar. İşte ‘yağ’ gibi kaygan sektörde, kendi çabalarıyla marka yaratan, üstelik bu markalarıyla da sınırların ötesine geçen 3 kadının, zeytin ağacı gibi mucizevi öyküsü…

Psikologtu, şimdi Çin’den Avustralya’ya zeytinyağı satıyor

Taliani’nin kurucu ortağı Fulya Gürbüz, 1976 doğumlu. ODTÜ Psikoloji mezunu.2003 yılında iki arkadaşıyla birlikte ‘hobi’ amaçlı zeytinyağı işine giriyor. İş ‘hobi’den çıkıyor, bir anda büyüyor. Öyle ki Gürbüz işe daha da hakim olmak için MBA bile yapıyor. Ayvalık’ta zeytinyağı işine başlayan, sonrasında tesisleri Ankara’ya taşıyan Taliani’nin ‘Türkiye’de sahil şeridinde olmayan tek zeytinyağı üreticisi’ olduğunu belirten Gürbüz, 2011 yıllık üretim kapasitelerinin 400 ton olduğunu, bu yıl yüzde 20 büyümeyi hedeflediklerini söylüyor. Yerel marketlerin yanı sıra Real, Migros, Tansaş, Kipa ve Metro gibi devlere de ürün veren Taliani’nin HORECA yani otel, restoran ve cafe ayağında da çok güçlü olduğunu anlatan Gürbüz, “Bu işe girdiğimiz 2003 yılından beri yurtdışına da mal gönderiyoruz. Bugüne kadar Kore’den Çin’e kadar mal gönderdik. Halen Amerika, Almanya, Avustralya gibi ülkelere ihracatımız devam ediyor” diyor.

İLK ‘BUTİKÇİ’ FİRMA

Sızma, naturel ve Riviera olmak üzere üç çeşit üretim yaptıklarını anlatan Gürbüz, şöyle devam ediyor: “2003’te butik ürün çıkartmak üzere yola çıktık. O güne kadar piyasada hiç butikçi yoktu, butik şişe bile üretilmiyordu. Bu yüzden şişelerimizi bile İtalya’dan getirip öyle başladık. Dolayısıyla da sektörde ilk butikçi firma olarak biliniriz. Ancak butik şişelerle istediğimiz performansı alamayınca, standart şişelere geri döndük. Fiyatı daha cazip hale getirip, pazarlama ve satışımızı bu yönde gerçekleştirdik. İlk başta sızma dolum yapıyorduk. Sonrasında tüketiciden gelen talep üzerine Riviera’ya da geçtik.”

SABUNDA DA İDDİALI

Ürün portföylerinde zeytinyağın yanı sıra zeytinyağlı sabunların da olduğunu belirten Fulya Gürbüz, “Sabunlarımız çok başarılı oldu. Dolayısıyla zeytinyağ bazlı kozmetik ürünlerine girmeye sıcak bakıyoruz. Çünkü zeytinyağı cilt için de çok faydalı bir ürün. Ancak portföyümüze zeytini eklemeyi düşünmüyoruz. Çünkü sofralık zeytin, zeytinyağından çok ayrı bir kültür. Her sektöre girip dağılmak niyetinde değiliz açıkçası” dedi.

Tekstilde yöneticiliği bıraktı Tantalis’le ABD’ye açıldı

Semra Kara, İzmirli. Üniversite eğitimi tekstil üzerine. 2006 yılına kadar tekstil sektöründe yöneticilik yapan Kara, zeytinyağı işine girmeye aslında 2004 yılı itibarıyla karar vermiş. Hem anne hem baba tarafından ailesi kuşaklar boyu zeytincilikle uğraştığı için sektöre adapte olması hiç de zor olmamış. Tantalis markasıyla yola çıkan Kara, öyküsüyle ilgili şöyle konuşuyor: “Markalaşma süreci, pazarlama faaliyetleri benimle birlikte başladı. ‘Marka’ demek çok iddialı bir söylem. Markalaşmak çok uzun bir yol ve bu yolda çok emin adımlarla, stratejik planlamalarla, hedeflerinizi belirleyerek ve bu işi çok ama çok ciddiye alarak ilerlemek gerek. 2007 yılında sektöre ilk girdiğimizdeki satış miktarı ile 5 yıl sonra günümüze baktığımızda çok ciddi bir artış olduğunu görüyoruz. Her geçen gün çok önemli yeni satış noktaları ekleniyor. Tantalis markası ulusal marketlerde yok ama niş marketlerde çok önemli bir noktadayız. Tantalis markası ile 100 ml ile 1.500 ml arasında değişen ambalaj çeşitleri ile perakende satılıyoruz. Ürün gamımızda sızma ve naturel çeşitlerimiz var. Önemli markalara ‘privite label’ üretim yapıyoruz. İstanbul başta olmak üzere 5 yıldızlı otellerin yüzde 70’indeyiz.”

YAĞ GİBİ KAYGAN SEKTÖR!

“Haksız rekabetin inanılmaz boyutlarda yaşandığı, gerçekten yağ gibi kaygan bir sektörde, kaliteli üretim yapıp, uygun fiyat ile müşterilerle buluşturmak ve bunu yaparken ‘tağşişli’ ürün yapıp piyasaya sürenlerle rekabet etmek gerçekten çok zor” diyen Kara, “Üstelik hiç ummadığınız ölçekteki firmaların ve markaların bunu yapması işinizi daha da zorlaştırıyor. Adı üzerinde ‘naturel’ olan zeytinyağında adına hiç yakışmayan kandırmacalar yapılıyor. Bizleri en çok zorlayan konu bu” diye konuşuyor. Şu anda Amerika kıtasındaki, gurme ürünler satan bir marketler zinciriyle görüştüklerini belirten Kara, “Ürünlerimiz hem ambalaj tasarımı ve çeşitliliği açısından, hem de ürün olarak çok beğenildi ve önümüzdeki günlerde ilk siparişlerini teslim edeceğiz. Amerika dışında, Japonya, Çin, Hindistan gelişen ve faaliyetlerimizi devam ettirdiğimiz önemli pazarlar” diyor.

Aileden peynirciydi ‘zeytinyağı’nı seçti

50 yıllık peynir üreticisi Zeybekoğlu’nun üçüncü kuşak temsilcisi Safinaz Zeybekoğlu, “Kendi işimi yapacağım” diyerek Rheia markasını yarattı. Sadece butik oteller ve gurme marketlerde satışa sunulan, erken ve olgun hasat olmak üzere 6 farklı ambalajıyla zeytinyağı pazarına giren Zeybekoğlu, gözünü Dubai, Amerika ve Çin pazarına dikti. Gıda mühendisi olduktan sonra MBA yapan Zeybekoğlu, önce aile şirketi Zeybekoğlu Peynirleri’nde çalışmaya başlıyor. Markanın bu kadar köklü ve talep görmesine rağmen, ‘yerel’ kalmasını doğru bulmayan Zeybekoğlu`nun ürettiği projeler, ikinci kuşak yönetime ‘takılınca’ o da çareyi kendi markasını yaratmakta buluyor. Ayvalık’taki üreticilerle anlaşan Zeybekoğlu, markasına ise Rheia adını vermiş. Rheia’nın, tüm tanrıların babası Zeus’un annesinin adı olduğunu söyleyen Zeybekoğlu, “Zeytin de tüm ağaçların tanrısı” diye konuşuyor. Türkiye’de butik zeytinyağı pazarında yaklaşık 50-60 firmanın faaliyet gösterdiğini dile getiren Safinaz Zeybekoğlu, “Türk tüketicisi için öncelik ambalajda, ikinci sırada ise fiyat geliyor. Bu yüzden market savaşlarına girmek istemedim” diyor.

 

Aylin LÖLE [email protected]

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz